Ne yapsak


Çalışan bir insan olarak misafir ağırlamak gerçekten zor.
Ama sağolsun internet var da benim gibi beceriksiz hatunlar bir anda becerikli olabiliyolar.
Becerikli dediysem de  beceri dalım internette hızlıca tarif arayıp en pratiğini, en kolayını bulmak hi hihih ^.^
Tabi önce tembellik edip menü şeklinde aramalar yaptım, ne neyin yanında iyi gider diye bulmak için.
Ama karşıma çıkan menüler 2 gün uğraşıp da yapılabilecek açma börekler, pastalar içeriyordu aman dedim ben almıyım.
Sonuç olarak dün akşam iş sonrasında gelecek misafirlerim vardı. Ve araştırmalarım sonunda haftaiçi misafirine en uygun aşağıdaki menüyü uygun gördüm. Öyle bir yazdım ki sanacaksınız aşağıdaki menünün hepsini ben yaptım ama maalesef imkansız, en azından benim açımdan.

Kol böreği
Zeytin yağlı yaprak sarma

Közlenmiş kırmızı biber
Peynir tabağı

Kızarmış Tavuk Kanat
Fırında Patates

Parfe
Muffin

Evet doğrudur Kol Böreği ve Sarmalar hazır alındı. Közlenmiş kırmızı biber de öyle. Peynir tabağı benim için her zaman kurtarıcı, masayı çeşitlendiriyor. Hem de şarap, rakı yanında iyi gidiyor.

Önceki geceden ben meyveli parfe yaptım çok pratik ve de lezzetli oluyor. Aslında tatlı yapıp yapmamak çok dert değil çünkü gelen misafirler illa ki bişey getiriyorlar ama ya getirmezlerse :) Tabi hazırda alınabilir baklava, yaş pasta ya da yaz için en iyisi dondurma.

Bir de benim kek ustası becerikli kocam çikolata parçacıklı sade muffin yaptı. Tarif gene internetten ama nerden baktı bilmiyorum, doğaçlama takıldı zaten.

Kızarmış tavuk kanatları çok güzel oldular. Sabahtan sos içine koyup dolaba atmıştım. Gelince kızartmaya başladım ama içlerinin pişmemesinden tırstığım ve tarifte orta ateş dediği için hepsinin kızarması çok uzun sürdü. İşten aç olarak gelen misafirleri fazladan bekletmek durumunda kaldım. Yani çok pratik olmasına rağmen hızlı olmadı. Tabi bi de her yeri yağ yaptım kızartırken.

Ve en sevdiğim diğer pratik yemek fırında patates. Patatesleri yuvarlak yuvarlak doğra at borcama içine bir paket krema dök, zeytin yağı gezdir biraz, tabi bir de tuz. Sonra at fırına - sanırım dün 175 derecede pişirdim. Sakın kaç dakika? demeyin, bilmiyorum çatalı batırıyorum rahatça batıyorsa tamam, olmadı bi parça atın ağzınıza anlayın pişip pişmediğini.

Bu postumu bütün çalışan, hep annesin güzel yemeklerini yiyip de keyif yaparken bu hallere düşerek internette tarif arayanlara adıyorum.

To be continued.....

Yorumlar